"Bu yargıya nasıl güvenirim?"

2014'ün Kasım ayı...

Başbakan Erdoğan o dönemde benim "Yolsuzluk ve Yoksulluk" programında takip edip gündeme getirdiğim Galataport projesinin iptali ile ilgili olarak çok sert açıklamalar yapıyordu.

"Galataport'un ihalesini yaptık. Kazanan belli. İki yıl geçti, yargı karar veriyor, yürütmeyi durdurma. Böyle bir anlayış olabilir mi? Ben ülkemde bu yargıya nasıl güveneceğim, nasıl inanacağım? Bu vatanperverlik midir? Bunu konuşmak zorundayız. Böyle sürdüğü zaman biz ülkemizi ayağa kaldıramayız, uçuramayız..."

Uçan Türkiye'yi izliyoruz şimdi...

*

AKP'nin parti görünümünde bir holding gibi çalıştığını yıllardır yazıp söylüyorum. En yetkili ağızlardan kendileri de artık, Türkiye'yi bir Anonim Şirket gibi yöneteceklerini dile getirdiğine göre 2005 yılından bu yana ileri sürdüğüm tez doğruluk kazanıyor.

"Şirket" in önündeki en büyük engel ise bağımsız yargı ve denetim birimleri oldu.

AKP en büyük mücadeleyi "bürokratik oligarşiyi yıkacağız" masalı ile bu zeminde verdi. Geçen sürede köklü geleneğe sahip teftiş ve denetim kurumları kapatıldı. Sayıştay gibi "kamu harcamalarında yetimin hakkını korumakla yükümlü" kurumun adı sanı yok!

Helal süt emmiş müfettişler sümen altı edileceğini bile bile raporlarında yine de gerçekleri yazmaya devam ediyorlar. Milyar dolarlık usulsüzlük ve yolsuzluk raporları, belgeleri ile Meclis'in tozlu raflarında açılmayı bekliyor.

Türkiye'deki yağma ve talan düzeninin önündeki tek engeldi yüksek yargı...

* Kapalı kapılar ardında verilen ihaleler,

* oldu-bittiye getirilen milyon dolarlık imar yolsuzlukları,

* eş-dost arasında ihale varmış gibi gerçekleştirilen alt yapı projeleri,

* kıyı ve orman talanı,

* yurt dışında pazarlanan Türkiye'nin dev kamu şirketleri ile ilgili kanunsuz işler yargı kararı ile önlenebiliyordu. 

Yediğimiz ekmekten kısıp, çocuklarımızın ihtiyaçlarından tasarruf edip devlete vergi ödüyoruz... Vergi gelirleri ile oluşturulan bütçenin nasıl harcanacağını denetlemekle yükümlü TBMM de artık "oyunun dışında!"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni savunanların ağzında aynı plak dönüyor; " işlerimiz çok daha hızlı olacak, çok hızlı karar alınacak..."

Bu arkadaşlara soruyorum;

Hangi işler?

Acele karar vereceğiniz meseleler nelerdir?

*

AKP, devleti hiç olmadığı kadar merkezileştirdi! Ancak bu merkezileşme rant-ihale-çıkar ekseninde gerçekleşti.

Milyarlarca dolara hükmeden yeni zenginler yaratıldı!

Paranın yurt dışından "ucuza" yağdığı dönemde büyük borçlarla geri dönüşü olmayan yatırımlar yapıldı. Hep söylüyoruz; borç alınan paralar gençlere geleceğe, üretime yatırılmak yerine, betona gömüldü...

Şimdi o betonların ağırlığından Türkiye "uçamıyor".

Türkiye'nin doğrudan yabancı sermayeye ihtiyacı var... Hava gibi, su gibi olmazsa olmazımız! AKP'nin ekonomi politikası yarattı bu bağımlılığı...

Peki gelir mi?

Hukuk güvenliğinin olmadığı, yargı bağımsızlığının kalmadığı bir ülkeden önce yabancılar çıkar...

İstediğiniz kadar faizleri artırın, para güvenli limanları sever...

Güven vermek ise hukuk devleti olmaktan geçer...

*

AKP, " işleri hızlandıracağız" bahanesi ile yargıyı tek adama bağlayıp, bağımsızlığını yok edince, Türkiye'nin bindiği dalı kesiverdi!

Meclisteki son tartışma kimsenin güvenliği olmadığı üzerineydi...

"Bu yargıya nasıl güvenirim" ile başlayan "dönüşüm"ün Türkiye'yi getirdiği nokta bu...

Yatırımların önünde engel olarak gördüğünüz hukuk, tersine yerli-yabancı yatırımcıların tek güvencesidir...

***

Emin Şirin'den sorular...

Deneyimli siyaset insanı Emin Şirin "Türkiye üzerine sorular" diyerek bir mesaj iletti. Zihin açması noktasında bazılarını sizlerle paylaşıyorum;

* Cumhurbaşkanı'nın hedefi nedir? Nasıl bir toplum ve gelecek hayal ediyor?

* Kendisinden sonra aile fertleri için planı nedir?

* Kimlerle çalışıyor? Ailesi dışında güvendiği, danıştığı isimler var mı?

* Ekonominin başına damadını getirerek krizi neden aile meselesi haline dönüştürdü?

* Mevcut kriz bilerek mi çıkarıldı? kim kazandı, kim kaybetti?

* Devlet aklı diye bir şey kaldı mı? Var ise kimler yönetiyor?

* FETÖ ile mücadelenin siyasi ayağı ne oldu?

* Suriye meselesi ne olacak? İdlib ve Fırat'ın doğusu ile ilgili Türkiye'nin planı nedir?

* Zarrab ve Halkbankası olayı nereye evrilecek?

* Dış kaynak ihtiyacımız nedir, nereden bulunacak? Plan ne?