2024 All Rights Reserved.
İzmir depreminin yıldönümü yaklaşıyor.
Depremzedelerin konut sorunu sürüyor. Bu büyük problem öncelikle iktidarın sorumluluğunda. Ancak bölgede Çevre ve Şehircilik Bakanlığı üzerinden yürütülen projeler ışık hızı ile ranta dönüştü!
Bayraklı’da yıkılan binaların “kupon arsalarına” el konuldu!
Mesele, depremzedelerin barınma ihtiyacı olmaktan çıktı.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nden (TMMOB) Aykut Akdemir, “Ankara’nın yapamadığını İzmir Büyükşehir emsal artışı ile yapmaya çalışıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı depremzedelere sahip çıkmıyor. Depremzedelerin evlerine, arsa paylarına el koyan zihniyet, Bayraklı’da dağ başında 8 bin konut yaparak insanları oraya taşıyor” diyor.
Akdemir, “Madem konut yapacak paranız var, neden yaşadıkları yerde yıkılan binaların yerine depremzedelere ev yapmıyorsunuz” diye soruyor.
Haklı sorular bunlar…
Deprem gibi büyük felaketin ardından rant sağlamayı düşünmek!
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin meclisten geçirmek için hazırladığı, depremde evleri yıkılanlara parsel ve ada bazında sağlanacak emsal artışı da sonuçta Ankara’ya gidecek…
Tüm yollar tek adama bağlanıyor... Türkiye, tüm yetkileri bir kişiye vermenin, denetimsizliğin, liyakatsizliğin ağır faturasını ödüyor.
İstanbul’u bekleyen büyük kıyametten önce İzmir geçen yıl korkunç deneyimi yaşadı.
Bayraklı’yı vuran depremde evler insanlara mezar oldu.
116 canımızı kaybettik. 1000’in üzerinde yurttaş yaralandı. Enkaz başından geceli gündüzlü canlı yayın yaparken büyük kurtuluş mucizelerine tanık olduk.
Acıda, kederde, sevinçte İzmir kenetlendi. Türkiye’nin dört bir yanından yardım yağdı. Büyükşehir Belediyesi’nin kusursuz koordinasyonu tüm kesimlerin takdirini topladı. Yaralar kısa sürede sarıldı.
Peki ya sonra?…
Bakın henüz bir yılı geride bırakırken kentlinin gündeminde deprem yok…
Ancak kenti yönetenler unutmuyor, çalışıyor…
Arkadaşlarım gazete haberi için fotoğraf seçiyordu. Tunç Soyer, boyunca derinlikte bir yarığın içinde fay hatlarını inceliyordu.
Yazılışı da okunuşu kadar zor olan hendekli paleosismolojik sistem ile dünyanın en ileri yöntemleri kullanılarak İzmir’in depremselliği araştırılıyor.
Karada ve denizde yapılan araştırma, Türkiye’deki en kapsamlı deprem araştırması. Soyer, “Şehrin gelecek 100 yıl içersinde nasıl yapılaşması gerektiğini belirleyeceğiz” diyor. İzmir’in depremselliği ile ilgili ilk kez somut verilere ulaşılacak.
Diri olan fay hatlarından tsunami olasılığına kadar öngörülemeyen felaketler hesaplanabilecek.
İzmir depreminde evleri yıkılan ya da ağır hasarlı olanların yeniden yuvalarına dönmeleri için depreme dayanıklı binaları, yıkıldığı yerde yeniden yapmak gerekiyor.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, yeniden inşa için Dünya Bankası’ndan kredi talebinde bulunmuş, banka görülmeyen bir hızla anlaşmayı kabul etmişti.
Felaketten 4 ay sonra 340 milyon dolar kredi kullanıma hazırdı ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası gerekiyordu…
15 gün sonra 30 Ekim’de depremin üzerinden bir yıl geçmiş olacak ve o imza hala atılmış değil...
30 yıl vadeli, 5 yıl ödemesiz, 0.92 faizli kredi ile 8 bine yakın konut yeniden yapılabiliyor. Depremzedelerin sorunlarını çözecek ve İzmir ekonomisini canlandıracak bu kredi için Erdoğan’ın neden imza atmadığı belirsizliğini koruyor.
CHP’li vekiller Erdoğan’ı, CHP’li belediyelerin hizmetlerine ve projelerine engel olmakla eleştiriyor.