2024 All Rights Reserved.

Çürümenin fotoğrafı

Sayıştay denetçisine “Neden denetledin?” soruşturması! 

AKP’nin Türkiye Cumhuriyeti’nin kurumsal yapısına verdiği en büyük hasarlardan biri, teftiş ve denetim birimleri üzerinde kurduğu baskıdır... 

Devletin her kurumunu partinin bir organı gibi gören AKP yönetimi, bürokrasiyi, parti devletinin yanlışlarını örten, muhalifleri ise haksız hukuksuz yollarla sindiren tetikçiler haline getiriyor. 

Türkiye’nin en saygın kurumu Sayıştay’a yapılan büyük sindirme operasyonu, yolsuzluklar çığ gibi büyürken denetimlerin de kar gibi erimesine neden oldu.

***

İktidar, yolsuzlukla mücadele edenlerle mücadele ediyor! 

Raporunu savunan, baskılara direnen denetçilere soruşturma açılıyor. 

9 Eylül Üniversitesi Rektörlüğü’nün şikâyetiyle kurumu denetleyen müfettişlere açılan soruşturma yozlaşmanın çarpıcı bir örneği... 

2020 yılında üniversiteyi denetleyen Sayıştay denetçileri raporlarına “kurumun hesap verme sorumluluğunu yerine getirmediğini” yazıyorlar. 

“…denetimi yürütmek ve denetim görüşü oluşturabilmek için talep edilen ve mali tablolara dayanak olan bilgi ve belgeler kamu idaresi yönetimi tarafından yeterli düzeyde sağlanmamıştır.” 

Sayfalar dolusu rapordaki dört paragrafı skandalın özeti olarak aynen aktarıyorum. 

“...Denetlenen İdare; Sayıştay Başkanlığı’nın 2020 yılı Denetim Programı çerçevesinde üniversitenin 2020 yılı hesap ve işlemlerinin denetimi ile görevlendirilen denetim ekibinin, kurumdan talep ettiği bilgi/belgeleri istenilen zaman ve içerikte sunmadığı gibi denetim ekibinin her düzeyde sorumlu kurum personelinden sözlü ya da diğer elektronik kanallarla bilgi almasına imkân sağlamamış, yetkilendirilen denetçiler tarafından Sayıştay’ın resmi mail adresinden gönderilen 40 adet bilgi/belge isteme mailini cevapsız bırakmıştır...” 

“Sonuç olarak, üniversitenin denetim süreci sağlıklı olarak yürütülememiş ve yeterli denetim kanıtı elde edilememiştir. Denetlenen İdare ‘hesap verme sorumluluğu’ görevini tam olarak yerine getirmemiştir.” 

“Sayıştay Başkanlığı’nın resmi yazısı ile istenen bilgi ve belge taleplerinin de bir kısmı karşılanmamış, bir kısmı da hatalı ve/veya eksik olarak gönderilmiştir.” 

“Yukarıda açıklanan nedenlerle, raporumuz denetlenen idare tarafından gönderilen eksik/hatalı bilgilere dayanılarak sınırlı faaliyetlerin irdelenmesi sonucunda düzenlenebilmiştir..” 

***

Denetlenen kurumun yöneticisi AKP’li olunca denetim birimlerinin ne kadar “ciddiye” alındığının bir fotoğrafı bu... 

Kanundaki açık hükümlere rağmen, yasal bir zorunluluk olduğu halde, müfettişlerin sorularını yanıtlamayan, istedikleri belgeleri/ bilgileri vermeyen, personel ile görüştürmeyen idare hazırlanan raporu da beğenmemiş... 

Haber kaynaklarım, 9 Eylül Üniversitesi Rektörlüğü’nün raporda değişiklik istediğini, “denetleyemedik” anlamına gelen bölümünün çıkarılmasını talep ettiğini aktardılar. Müfettişler “Raporumuzun arkasındayız, suç işleyen idarenin kendisidir” diyerek değişiklik yapmayı reddettiler... 

Peki, ne oldu? 

Raporunu savunan denetim ekibine soruşturma açıldı! 

Soruşturma konusu olanları, suç işleyenleri ilgili kanuna rağmen yok sayan Sayıştay Başkanlığı, görevini yapan denetim ekibine soruşturma açıyor.

***

Uydurma bahanelerle muhaliflerin elinde bulunan kurumlara müfettiş yağdıran, tertemiz insanları yedi göbek yakınlarına kadar soruşturup suç arayan AKP, yandaşlar söz konusu olunca denetim birimlerinin itibarını yerle bir ediyor.

***

Sırtınızı Saray’a dayadığınızda dokunulmaz oluyorsunuz… 

Yasa gereği hesap vermesi gereken rektörlük hesap vermediği gibi arkasındaki siyasi güçle görevini yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunuyor. 

Sayıştay Başkanlığı ise denetmenleri hakkında “Neden görevini yaptın” soruşturması açıyor! 

Türkiye’de hukuk düzeninin nasıl çürüdüğüne bakar mısınız?

***

Yetimin hakkını korumakla yükümlü Sayıştay’ın baskılara direnen denetim elemanlarını ortada bırakmasını, suçlular yerine onları deşifre eden denetim birimlerine soruşturma açmasını da tarihi bir not olarak düşüyorum.