2024 All Rights Reserved.
Nefesler tutulmuş NATO zirvesinde Erdoğan-Biden görüşmesinin sonuçları bekleniyordu.
Öyle ya ABD Başkanı 1915 olaylarını nisan ayında “soykırım” olarak tanımlamış, iki ülke arasındaki ilişkiler büyük yara almıştı...
Erdoğan, Biden’ın gözlerinin içine bakarak “tarihi gerçeklere, uluslararası mahkeme kararlarına rağmen Türk ulusunu aşağıladınız. Çocuklarımızın boynuna ‘soykırımcı’ yaftasını astınız. Derhal bu vahim yanlışı düzeltin” diyecekti...
Peki, ne oldu?
Erdoğan, zirve sonrası yarım saat “içi boş” bir konuşma yaptı.
“ABD’nin 1915 olaylarını soykırım olarak tanıması konusu gündeme geldi mi” sorusu üzerine “Hamdolsun o konu hiç gündeme gelmedi” dedi...
Oysa daha iki ay önce yandaş basına verdiği demecin başlığı şöyleydi: “Biden’a 24 Nisan’ı ve F-35’leri soracağım...”
Yani Erdoğan, Türkiye’nin en haklı olduğu konuyu bile Biden ile konuşmaktan çekinmişti...
*
AKP’nin ve Erdoğan’ın, ABD’nin tam güdümünde bir politik sürece girdiği yapılan zirvede açıkça ortaya çıkmıştır...
Zirvede, Ermeni soykırımı iftirasını bile konuşamayan AKP yönetimi; S-400’ler, ABD’nin teröre verdiği destek ve diğer çatışma alanlarında nasıl tavizkâr bir tutum izleyeceğinin işaretini vermiştir.
MHP’li Mehmet Şandırları, Oktay Vuralları tanıdım...
Üslupları sertti ancak haksızlık etmekten çekinirler, asla iftira etmezlerdi...
MHP lideri Bahçeli’nin de sert üslubuna rağmen Türk siyasetinin en beyefendi ve alçakgönüllü liderleri arasında olduğu Ankara gazetecilerinin dilindedir. Politik tutumunu eleştirsem de “akçeli” konulara ışık yılı kadar uzak olduğunu gazeteci tanıklığımla söyleyebilirim...
Bunları yazıyorum çünkü biz, kimseye haksızlık etmeden meslek namusu ile yalnızca gerçekleri okurlara aktarmayı görev biliyoruz.
Son dönemde artan oranda muhalif gazete ve televizyonları hedef gösteren, eleştiri sınırlarını aşan MHP’li yöneticileri üzülerek izliyoruz.
En son Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun ve gazetemizi hedef alan paylaşımlar yaptılar... “Teröre yandaşlık” gibi hem Alev Coşkun hem de Cumhuriyet ile asla yan yana gelmeyecek ithamlarda bulundular.
Alev Coşkun’u benim anlatmama gerek yok... Yazdığı kitapların her sayfası onu anlatır...
63 yıldır siyasetin içinde, gençlik hareketinin liderleri arasında yer almış, milletvekilliği, bakanlık yapmış, eserleri ve siyasi mücadelesi ile aydınlanmanın yılmaz savunucularından biridir...
Yakın tarihimizi, Kuvayı Milliye’yi, Atatürk’ü, İnönü’yü, kurucu kahramanlarımızı, Milli Mücadele’yi konu alan binlerce sayfa kitabı ile Türk devrimlerini ve Atatürk’ü en iyi analiz eden isimler arasındadır... Yazıları ve kitapları, Atatürk ve Milli Mücadele tarihi araştırmacıları için kaynak oluşturacak değerdedir.
Kuruluşunu ve adını bizzat Atatürk’ten alan Cumhuriyet, Türkiye’nin her türlü karanlığı ile mücadele yolunda anıt yazarlarını şehit vermiştir.
Gazetemiz Cumhuriyet’in ve Cumhuriyet’in yetiştirdiği dev isimlerin yurtseverliğini sorgulamak, partisi, konumu ne olursa olsun kimsenin haddi değildir...
Siyasilerin dönemi, seçildikleri süre içinde gelip geçicidir. Cumhuriyet, Cumhuriyetimiz var oldukça halka gerçekleri anlatmaya devam edecektir.
Didim’de bir belediye başkanı... Hikâyesini yazsa filmlere konu olur...
Kaçak yapı ile mücadele ettiği için küçük kızını kaçırmaya çalıştılar, evini kurşunladılar... Başkan yılmadı, mafyatik yapının üzerine gitti...
Karşı taraf da “pes etmiyordu”...
Bir gün, yandaş basını evinin önünde canlı yayın yaparken buldu. İddiaya göre belediye başkanı kendisinden iş isteyen bir kadına tecavüz etmişti!
Haftalarca manşetlerde kaldı... Başkan geri adım atmadı, sözde tanıkların yalanlarını çürüttü, tecavüz iddiasının iftira olduğunu ispat etti...
Bu sırada kaçak otelin yıkımı için de gereken süreci işletmekten geri durmadı... Ve geçen akşam beyzbol sopalı 4 kişi tarafından feci şekilde darp edildi!
Türkiye’de bir tatil cennetinde rantla mücadelenin kısa tarihi...
Belediye başkanının adı, Ahmet Deniz Atabay... Dün CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu gururla anlattı kürsüden... Ve ekledi: “Yolsuzluğun beton duvarlarını balyozlarla kıracağız...”